Mısır'da Arapça

Mısır'da turizm sektörünün büyümesine neden olan faktörlerin en büyüklerinden biri de şüphesiz dil turizmi. Mısır'da çok önemli doğal güzellikler ve antik çağa kadar uzanan çeşitli dönemlere ait tarihi eserler mevcut. Bunların ufak bir kısmına da önceki yazılarımda değinmiştim. Daha da bu tarihi ve doğal güzellikleri irdelemeye devam edeceğim. Şimdi Mısır'ın önemli gelir kaynaklarından dil turizmini biraz inceleyelim.


  Her Arap ülkesinde olduğu gibi Mısır'da da ülkeye özgü bir sokak Arapçası(Ammice) konuşuluyor. Bu yüzden eğer Arapça öğrenmek için bir Arap ülkesine gidecekseniz ülkenin kendi sokak dilinin fasih arapçaya(Arapçanın bozulmamış hali)yakın olup olmamasına dikkat edin. Bu konuda dilleri fasih arapçaya en yakın ülkeler Mısır, Ürdün ve Filistin. Ürdün 1950lerde kurulmuş bir ülke. Arapçamı geliştirirken tarihi hissedeyim   derseniz Mısır burada öne çıkan ülke oluyor. Filistin'de de maalesef İsrail ablukası yüzünden Arapça öğrenmek için oraya gitmeniz biraz zor. Ammice demişken Mısır'da herkes kendi aralarında Ammice konuşuyor ama siz onlara fasih arapça konuştuğunuzda onlar da fasihle cevap vermeye çalışıyor. Ama şöyle bir durum var ki; insanların hepsi fasih arapçayı anlamasına rağmen hepsi fasih arapça konuşamıyor.


  Ülkede gazeteler, okuma kitapları, televizyonlar, radyolar ammice. Dolayısıyla küçüklüğünden itibaren ammiceye maruz kalan insan fasih arapça konusunda kendisini geliştiremiyor. Ama bu durum diğer ülkelerde de bu şekilde olduğu için sizin için bir problem oluşturmamalı.

Fasih Arapça |  Mısır Ammicesi |  Türkçe

كيف خالك keyfe halüke|  عمل اي ameley   |     Nasılsın?

اريد   Uriidu        |           عايز aayiz.         |  istiyorum.

ليس leyse            |           مش mış             | olumsuzluk eki (not)

رائع rai'               |           كويس kuveyyis  |  mükemmel


Ayrıca Mısırlılar konuşma dillerinde c harfi yerine g harfini kullanırlar. Yani aslı "cemiil" olan kelimeyi Mısır'da bol bol "Gemiil" olarak duyacaksınız. Ayrıca peltek s harfini de kolaya kaçıp t olarak söylüyorlar. Yani "keśiir" olan kelimeyi "ketiir" olarak seslendiriyorlar. Bu seslenişler en başta garip geliyor ve gözünüzü korkutuyor olsa da bir süre sonra alışacak ve normal karşılamaya başlayacaksınız. Önemli olan nokta sizin konuşmalarınıza bu söyleyişleri yansıtmamanız. Kendi konuşmanızı değiştirmediğiniz takdirde bu çok da büyük bir problem değil.


Arapça öğrenirken pratik yapmanız gerekecek. Bu konuda da konuşma pratiğinin yanı sıra okuma yazmanızı da geliştirmeniz gerek. Mısır'da okuma kitaplarının ammice olduğunu söylemiştik. Fakat az da olsa fasih arapçayla yazılmış eserler mevcut. Bu eserlerin hepsi dini konuları ele alan kitaplar. Bu kitapları da özellikle Hüseyin mevkiisinde(mescit el hüseyin)bulabilirsiniz.


Arapça Kursları

Mısır'da arapça kursları Türkiye'ye kıyasla çok ucuz. Özel ders almak isterseniz günlük dört dersten 1.5 ay ders yaklaşık 550 600 tl civarında olacaktır. Bu fiyatlar size garip gelmesin. Mısır ekonomik olarak çökük bir ülke olduğundan dolayı aslında sizin verdiğiniz miktar bir öğretmenin iki aylık maaşına denk geliyor. Fiyatları dolarlarla konuşan pahalı kurslar göreceksiniz. Bu kursların bahsettiğim kurslardan o fiyatları verecek kadar fark ettiren bir tarafı yok. Yani demem o ki Mısır'da hem ucuza arapça öğrenecek hem de yeni bir kültürü öğreneceksiniz. Ürdün gibi kendine ait bir kültürü olmayan ve pahalı bir ülkede arapça öğrenmek yerine Mısır'a gelmek bana daha mantıklı geliyor. Ayrıca bu kurslar arasında Ebcediye ve kalimat iyi kurslardan.




Soru ve görüşlerinizi lütfen yorum olarak belirtin. Görüşleriniz ve talepleriniz bizim kendimizi geliştirmemizde gerçekten büyük önem taşıyor. Ayrıca mail adresimizden de bize ulaşabilirsiniz.






             






EL EZHER ÜNİVERSİTESİ


Ezher Üniversitesi'nde okumak birçok öğrencinin hayali.Özellikle dini ilimler konusunda dünyada tek olan Ezher Üniversitesi'ne bir Türk olarak giriş hiç de zor değil.Gelin ilk olarak Ezher Üniversitesi'ne kısaca bir göz atalım.

Fotoğraf http://www.iha.com.tr/haber-turkiye-el-ezher-camiirestore-edecek-209402/ adresinden alınmıştır.

Ezher Üniversitesi'nde Okumak

969 yılında bir camii olarak inşa edilen Ezher Üniversitesi 975 yılında dini ilimlerin tahsil edildiği bir kuruma dönüşmüş. O günden beri eğitimin devam ettiği Ezher Üniversitesi dünyanın en eski üniversitelerinden biri olarak bilinen Ezher Üniversitesi Mısır'ın darbeci hükümetiyle ters düşebilecek kadar da kuvvetli. Sadece dini ilimlerle kalmayıp mühendislik,tıp gibi bölümlere de sahip El Ezher yurtdışından da büyük miktarda öğrenciyi bünyesinde bulunduruyor. Özellikle Endonezya ve Afrika'nın çeşitli ülkelerinden bolca öğrencinin bulunduğu El Ezher farklı kültürleri buluşturma görevi görüyor.

El Ezher Üniversitesi'ne Türkiye'den gitmeyi istiyorsanız öncelikle imam hatip lisesi mezunu olmanız gerekiyor. Eğer imam hatip lisesi mezunu değilseniz Mısır'da ayrıca lise öğrenimini almanız gerek. Veya zaten İmam Hatip Lisesi mezunu iseniz yapmanız gereken tek şey Ygs sınavından 180 puanlık barajı geçmek. Bu şartlara uyuyorsanız El Ezher Üniversitesi sizi kabul edecektir. Bundan sonra sizi bekleyen şey Ezher Üniversitesi'nin 1 senelik arapça hazırlık eğitimi. İsterseniz hazırlık eğitiminizi dışarıdan özel kurslarla da destekleyebilirsiniz. Yine kurslara da ayrı bir yazıda değineceğim.

Ezher'e girmek kolay, peki okumak kolay mı? Mısır'da üniversite eğitimi Türkiye'den biraz farklı. Türkiye'de üniversiteye giriş zor iken Mısır'da ise işin zor kısmı dersleri geçebilmek. Dolayısıyla Mısır'da öğrencileri sene içinde eleyen bir sistem var. Ayrıca dersleri de sıkı takip edip sınavlara iyi çalışmanız gerek.Bu noktada size avantaj sağlayan nokta ise yabancı uyruklu olmanız.Yabancı olduğunuz için hocalar Mısırlı öğrencilere göre size notlar konusunda biraz daha müsamahalı davranacaktır. Ayrıca 3 sene sınıfta kaldığınız takdirde de üniversiteden atılıyorsunuz. Bunun için eğer Ezher'de okumayı göze aldıysanız sıkı çalışmayı da göze almış oluyorsunuz.
 Fotoğraf http://www.akademidernegi.org.tr/haber/ezher-universitesi-rektoru-odul-torenimizde-onur-konugu-oldu#.WZiIFShJZPY adresinden alınmıştır.


Ezher'e girişin kolay okumanın zor olduğundan bahsettik. Peki El Ezher'de bu kadar zorluğa değecek kadar iyi bir eğitim veriliyor mu diye düşünebilirsiniz. Ezher Üniversitesi'nde dini ilimler okuyan öğrencilerle konuştuğumuzda bize Ezher hocalarının Türkiye'deki en iyi ilahiyat fakültelerinin hocalarından bile iyi olduğunu söylediler. Hocalarının en büyük özelliği ise hepsinin hafız olmaları. 


Ayrıca Ezher tıp öğrencilerinin staj yapabileceği bir hastaneye de sahip. Hastanenin ismi ise El Ezher Hastanesi.

Ezher'de yurtta kalmak istiyorsanız devlet yurtları mevcut. Binlerce öğrencinin konakladığı bu yurtlarda marketinden tutun, internet kafesine kadar herşey var. Ayrıca Türk öğrencilerinin de yoğun olarak öğrenci evleri var. Tüm Türkler orada birbirini tanıdığı için öğrenci evlerinde rahatlıkla kalabilirsiniz. Gurbette en rahat edeceğiniz yer de yine Türk arkadaşlarınızla çıkacağınız öğrenci evleri olur. 

El Ezher'in Mısır'daki Gücü

Ezher Üniversitesi tarihi ve Mısır'ın en iyi üniversitesi olması nedeniyle Mısır halkı tarafından büyük saygı duyuyor. Sadece bir üniversite olmakla yetinmeyen Ezher'in bünyesinde kendi hastanesi, televizyon kanalı var. Ezher Üniversitesi güç olarak da Mısır'da büyük bir otorite. Son zamanlarda yaşanan Doğu Türkistan olayları üzerine Çin ile koordineli çalışan Mısır hükümeti Doğu Türkistan'lı öğrencilerin ev adreslerini üniversiteden istemiş. Üniversite ise öğrencimize olumsuz bir davranışa izin veremeyiz diyerek bu talebi reddetmiş. Ayrıca piramitlere yasak olmasına rağmen tırmanan Türk öğrenciyi üniversiteden atması için istekte bulunan hükümetine Ezher'in cevabı yine olumsuz olmuş.


7/24 yayın yapan El Ezher TV de yine Mısır'da önemli televizyon kanallarından...

Bu yazıyı Ezher'de okumayı düşünen bir takipçimizin isteği üzerine yazdık. Siz de merak ettiğiniz konuları yorumlarda belirtin, istediğiniz konuları elimizden geldiğince incelemeye çalışalım.


Mısır'da Nil nehrinin verimli topraklarında yetişmiş meyveler, insanların yeme içme kültürünü büyük ölçüde belirleyen unsurlardan biri. Ayrıca hergün pazarın kurulduğu Kahire'de bu meyveleri Türkiye'ye göre çok ucuz fiyatlara bulabilirsiniz.

Sıcak hava nedeniyle erkenden olgunlaşan meyveler Türkiye'ye göre 1-2 ay önceden pazarlara düşmeye başlıyor. Her gün kurulan bu pazarlarda mango, dikenli incir gibi Türkiye'de yaygın olmayan meyveleri Türkiye'ye göre dörtte biri fiyatına alabilirsiniz. Örnek vermek gerekirse Türkiye'de tanesini 7TL'ye aldığımız mango Mısır'da 1.5TL civarlarında. Özellikle yaz aylarında karpuz tüketimi çok fazla. Dondurma kültürü de olmadığı için meyveler serinlemek için bire bir. Fakat ülke genelinde tarım arazilerinin yapıları benzer olduğu için Türkiye kadar çeşitli meyve yok. Bütün tarım arazileri Nil boyunca yerleşmiş durumda. Özellikle pirinç üretiminin yapıldığı bu tarlaların ortak özelliği sulak olması. Ayrıca ülkede inek yerine bufalo görmek de biraz belgesellerdeymiş gibi hissettirebilir.
https://www.flickr.com/photos/dawson_christopher/5445962079


Meyve Suyu Geleneği

Mısır'da neredeyse her sokakta meyve suyu dükkanları var.Ama bu dükkanlar hazır meyve suyu satmıyor. Her biri meyve suyunu kendisi hazırlayan bu dükkanlar halkın her kesiminin uğrak yerlerinden. Genel olarak mango suyu, portakal suyu ve şeker kamışı suyu yapılan bu mekanlarda fiyatlar da çok uygun. Şeker kamışı suyunu 3 cüneyh(60 kuruş) karşılığında içerken mango suyuna da yine 1.5TL ödüyorsunuz. Bu mekanların en büyük özelliklerinden biri de meyve sularının taze sıkılıyor olması. Çalışanlar meyve suyunu talebe göre hazırladıkları için içmesi taze ve güzel oluyor. Dükkanlarda içmek isterseniz cam bardakta sunulan bu meyve sularını eğer yolda içecekseniz daha önce hiç görmediğiniz bir servis şekliyle karşılaşabilirsiniz.. Bu servis genellikle buzdolabı poşeti içine doldurulmuş meyve suyu ve pipetten oluşuyor.Ayrıca meyve suyunu büyük şişe içerisinde satın alıp eve götürmeniz de mümkün.
https://www.ladyegypt.com/blog/2012/02/fruit-in-egypt.html

Şeker Kamışı suyu neymiş diyebilirsiniz ama şeker kamışı suyu Mısır'da portakal suyundan fazla satılıyor ve kendine bağlayan bir tada sahip. Adından da anlaşılacağı üzere bol bol şekere sahip bu bitkinin suyu da sanki sonradan şeker eklenmiş gibi hissettiriyor. Her dükkanda bulunan makineler sayesinde şeker kamışının da sıkımı talep anında ve hayet hızlı şekilde gerçekleşiyor.

Mısır Günlükleri#2 Kahire'ye yolculuk yazısını okumak için tıklayın.

Bizi Facebook'tan takip et!

Mısır Günlükleri #2 Kahire'ye Yolculuk

İlk günün gecesinden Kahire'ye gitmek üzere Şarm El Şeyh'ten otobüse bindik. Kullandığımız otobüs şirketinin ismi GoBus'tı. GoBus ülkenin en iyi otobüs firması. Buna rağmen yolculuklarda herhangi bir ikram dağıtımı yapmıyor ayrıca kullandığı araçlar da Türkiye standartlarının çok altında. Otobüse yiyecek içecek sokmanıza müsaade ediyorlar. Bu yüzden yolculuk boyunca bir sıkıntı çekmedik. Yolculuk da gece olduğundan dolayı yolu uyuyarak geçirdik.

*Pasaportunuzu yurtdışında olduğunuz her an yanınızda bulundurun. Pasaport sayesinde resmiyetiniz var.


Uzun bir yolculuktan sonra sabahleyin Kahire'ye vardık. Yeşillik Şarm El Şeyh'e kıyasla Kahire'de daha fazla. Ama kesinlikle Türkiye'deki gibi değil. Nilin etkisiyle nil kenarlarında yeşillik bol o kadar. Geri kalanlar uzun çöl ağaçları. Otobüslerin herhangi bir terminali yok. Otobüsler genellikle şehirdeki merkez yazıhanelerinin önünden kalkıyor. GoBus yazıhanesi Tahrir'e yakın, şehiriçi otobüslerin merkez durağının hemen karşısında. Belli bir terminal olmadığı için otobüs bütün yolcuları şehiriçi otobüs durağının yakınında indirdi.


*Kahire'de ulaşım için herhangi bir karta gerek yok, para karşılığında otobüste bilet alarak otobüse biniyorsunuz.

Kahire'ye indiğimizde ilk gözüme çarpan şey insanların giyinişleri oldu. İnsanların giyinişleri çok lüks olmasa da temiz. Yarım saatlik bir bekleyişten sonra kalacağımız yere giden otobüs geldi. Otobüsler İstanbul'daki otobüslerin eski modelleri. Otobüslerde klima yok, bu yüzden kapıları açık gidiyor. Kart sistemi yok, otobüse bindiğinizde şoförden ayrı olarak bilet kesen görevliye para verip bilet alıyorsunuz.Ayrıca otobüs hatlarını gösteren bilgilendirme levhaları veya harita tarzı kolaylık sağlayan hiçbir şey yok. Otobüs hatları genel olarak basit olmasına rağmen 20 milyonluk Kahire'de otobüs hatlarıyla alakalı bilgilendirme broşürleri veya duraklarda hatları gösteren haritalar yok. Dolayısıyla ulaşımı öğrenmek ayrı bir uğraş haline geliyor.


Otobüse binip dışarıyı seyretmeye başladık. Özellikle meyve suyu satan dükkanların sıklığı dikkatimizi çekti. Çoğunlukla portakal, mango ve şeker kamışının bulunduğu bu dükkanlarda meyve suyu sıkımı satarken taze taze yapılıyor. Mango suyunu bu dükkanlarda 7 cüneyh(1.4TL) 'ye içebilirken Türkiye'de bu fiyatları bulmak imkansız. Mısır'da dondurma kültürü çok zayıf hatta yok denecek kadar az. Algida gibi büyük markalar Mısır dondurma pazarında yok. Piyasada çoğunlukla satılan Nestle'nin dondurmaları var ama pek güzel olduğu söylenemez. Meyve suyu içme kültürü de doğal olarak yaygın meyve yeme kültüründen geliyor. Kahire'de hergün sabahtan akşama kadar şehir merkezinde pazar bulabilirsiniz. Türkiye'de tanesini 7 TL civarlarında bulabileceğiniz mangoyu 1 TL civarlarında bulabilirsiniz. Meyve suyu sektörünün büyüklüğünden dolayı kola firmalarının ülkede pazarı küçük. Dolayısıyla da içeceklerini halka alıştırmak için Türkiye'dekinin 4'te 1'i fiyatına satıyorlar. Bu konuya da sonraki yazılarımda değineceğim.


Bir başka dikkatimi çeken şey ise Uzak Doğu Menşeili arabaların çokluğu oldu. Bu arabaların hem maliyeti hem de tamir masrafları düşük olduğu için tercih sebebi olmuş.Yine bu konuya da sonraki yazılarımda değineceğim.

Yaklaşık bir saatlik otobüs yolculuğundan sonra kalacağımız yerin bulunduğu yere ulaştık. Semt olarak eski Kahire'den farklı, daha planlı ve modern inşaa edilmiş bu semtte daha çok ortalama seviyedeki insanlar oturuyor(Tecemmu Evvel). Kahire ikiye ayrılmış durumda. Eski Kahire'nin olduğu yerdeki eski evlerin restorasyonu gerçekleştirilmemiş. Şehir merkezinde birsürü yıkıntı var. Tahminimizce bunlarla hem ekonomik hem işgücü açısından baş edemeyeciğini anlayan yönetim yolu yeni bir Kahire yaratmakta bulmuş. Oluşturulan bu yeni yerleşim yerine de direkt olarak Yeni Kahire(New Cairo) denmiş. Binaların, park alanlarının ve çarşıların sistematik bir şekilde planlanmış olduğu Yeni Kahire'de genellikle hali vakti yerinde olan insanlar kalıyor.

Odamıza yerleştikten sonra yolda gördüğümüz alışveriş merkezine gitmeye karar verdik. Yolun da yorgunluğuyla Eski Kahire'ye gidecek gücü kendimizde bulamadık. Otobüs beklemeye başladık. Otobüsler yolcu alırken durmuyor, otobüs yavaşlayınca zıplamak zorundasınız. Alışveriş merkezine vardık. Ramazan ayı boyunca Kahire'de gündüzleri müzik duymanız imkansız. Arabalardan alışveriş merkezlerine heryerde Kur'an dinletisi yapılıyor. İnsanlar ibadete özellikle önem gösteriyorlar. Çoğu insanın alnında namaz kılmaktan dolayı oluşan karartıyı görebilirsiniz.

Elektronik aletler ülkede verginin azlığından dolayı Türkiye'ye göre biraz daha ucuz, ama pahalı teleofn kullanabilen insan sayısı da yine çok az. Bu konuyla ilgili Kahire alışveriş merkezleri ve ekonomik yapısı hakkında yazdığım yazıma göz atabilirsiniz. Sonraki yazılarda görüşmek üzere.

Kahire'de Alışveriş Merkezleri ve Ekonomik Yapı hakkında yazımı okumak için tıklayın.


Bizi Facebook'tan takip et!